Biyoloji ve ekolojide, bir heterotrof, kendi besinini inorganik moleküllerden kimyasal olarak üretme (yani sentezleme) yeteneğine sahip olmayan bir organizmadır. Bu yetersizlik nedeniyle, heterotrof, organik beslenme gereksinimlerini elde etmek için diğer yaşam formlarıyla beslenir. Bir heterotrof, hayatta kalmak için kullandığı gıdanın kimyasına göre de tanımlanabilir. Özellikle, bir organizma beslenmesini organik bileşiklerden (yani canlılarda bulunan karmaşık moleküllerden) alıyorsa bir heterotroftur.
Genel olarak, bu organik bileşikler, heterotrof tarafından kendi hayatta kalabilmeleri için enerji elde etmek için kullanılır. Bu organik bileşikler, basit şekerler, karbonhidratlar (yani kompleks şekerler), yağlar (lipidler olarak da bilinir), proteinler (sindirim sırasında amino asitlere parçalanır) ve nükleik asitler (yani, kompleks şekerler) gibi önemli biyomolekülleri oluşturmak için heterotroflar tarafından kullanılır. DNA ve RNA). Hayatta kalma ve üreme için gerekli tüm metabolik işlevleri yerine getirmek için bu biyomolekülleri vücutlarına dahil ederler.
Heterotrof Türleri
Farklı heterotrof türleri nelerdir? Bu sorunun cevabını aşağıda bulalım.
Fotoheterotroflar ve Kemoheterotroflar
Heterotroflar, hayatta kalmak için enerjilerini elde etmek için diğer organizmaları tüketir, yani karbonlarını organik bileşiklerden alırlar. İki ana gruba ayrılabilirler: fotoheterotroflar ve kemoheterotroflar. Temel olarak, fotoheterotroflar ışık enerjisi kullanırken kemoheterotroflar kullanmaz. Aksine, ikincisi enerjilerini inorganik oksidasyondan alır.
Fotoheterotroflar, güneş ışığından gelen enerjiyi kullanan, ancak sadece ek enerji (yani ekstra enerji) olarak kullanan heterotroflardır. Aslında, karbondioksit onların tek enerji kaynağı değildir. Diğer yaşam formlarından karbon kullanırlar, yani diğer organizmalarla da beslenirler. Bazı fotoheterotrof örnekleri, kükürt olmayan bakterilerin çeşitli formları ve heliobakteriler gibi bakteri dünyasında bulunur. Ayrıca böcekler, özellikle yaprak bitleri ve bir tür yaban arısı (Oriental Hornet veya Vespa orientalis) vardır ve bunlar da güneş enerjisini normal yiyeceklerine ek olarak kullanabilirler.
İnsanlar ve diğer hayvanlar gibi kemoheterotroflar daha klasik heterotroflardır. Enerjilerini, yalnızca diğer yaşam biçimlerini yiyerek elde ettikleri kimyasallardan alırlar.
Organotroflar ve Litotroflar
Heterotrofları gruplamanın başka bir yolu, elektron kaynağı olarak kullandıkları bileşiklerin tipidir. Organotroflar, özellikle, indirgenmiş karbon bileşikleri kullanan heterotroflardır, örn. karbonhidratlar, yağlar ve proteinler. Buna karşılık, litotroflar elektron kaynağı olarak inorganik bileşikler (örneğin amonyum, nitrit veya kükürt) kullanan heterotroflardır.
Kemoorganoterotroflar
Kemoorganoheterotroflar, aşağıdaki özelliklerle karakterize edilen heterotroflardır;
- Organik karbon (örn. glikoz) karbon kaynağı olarak kullanılır
- Organik bileşikler (örneğin karbonhidratlar, proteinler ve lipitler) elektron kaynağı olarak kullanılır.
- Birçok heterotrof, bu özel heterotrof tipine girer.
Heterotroflar ve Ototroflar
Ototroflar ve heterotroflar arasındaki fark nedir? Özünde, ototroflar, inorganik malzemelerden besleyici organik moleküller yapabilen organizmalardır. Bu nedenle, kendi yiyeceklerini üretme kabiliyetine sahip olmaları ve yaşam için diğer organizmaları tüketmeleri gerekmemeleriyle heterotroflardan farklıdırlar. İnorganik maddelerden kompleks organik bileşikleri genellikle iki şekilde, yani fotosentez veya kemosentez ile üretebilirler. Heterotroflar bu yetenekten yoksundur ve bu nedenle diğer organizmalarla beslenmek zorundadır.
Ototrof örnekleri kara bitkileri, likenler, fotosentetik algler (ör. klorofitler, karofitler, dinoflagellatlar ve diatomlar) ve fotosentetik bakterilerdir (ör. siyanobakteriler). Bu organizmalar, inorganik kaynaklardan organik bileşikler üretmek için fotosentez kullanır. Bunlara özellikle fotoototroflar denir. Başka bir ototrof grubu kemoototroflardır. Bu grup, karmaşık organik bileşikler üretmek için kimyasal enerji kullanan ototroflardan oluşur. Örnekler arasında metanojenler, halofiller, nitrifikasyonlar, termoasidofiller ve kükürt oksitleyiciler bulunur.